-
1 sağa dönmek
v. turn right, make a right, bear right, bear to the right -
2 dönmek
vi1) (geri gelmek/gitmek) zurückkehrennormale \dönmek zur Normalität zurückkehrenyarı yoldan \dönmek auf halbem Weg umkehrendöndü mü? ist er zurück?2) sich drehen, rotierenbaşım dönüyor mir dreht sich alles im Kopf, mir ist schwindeligkendi ekseni etrafında \dönmek sich um die eigene Achse drehen3) ( rüzgâr) drehen4) ( sapmak) abbiegenköşeyi [o köşeden] \dönmek um die Ecke biegensağa/sola \dönmek (nach) rechts/links abbiegensola \dönmek yasaktır! links abbiegen verboten!5) sich wendenşansı döndü ( fig) für ihn hat sich das Blatt gewendet6) sich zuwenden (-e)birine \dönmek sich jdm zuwenden7) werden (-e zu), sich verwandeln (-e in)8) ( sınıfta kalmak) sitzen bleiben, durchfallen9) (geri \dönmek) zurücktreten (- den von) -
3 sağ
пра́вый* * *I1) пра́вая сторона́sağa — напра́во
sağınızda — спра́ва от вас
sağa dönmek — поверну́ть напра́во
sağı tutmak — держа́ться пра́вой стороны́
sağdan yürümek — идти́ по пра́вой стороне́
masayı biraz sağa almak — подви́нуть стол немно́го впра́во
2) полит. пра́вый, приде́рживающийся пра́вых взгля́довsağa kaymak — праве́ть
••- sağdan geri dönmeksağ elinin verdiğini sol elin görmesin — посл. пусть ле́вая рука́ не ви́дит того́, что даёт пра́вая (делать всё скрытно, тайно)
- sağdan geri etmek
- sağ gözünü sol gözünden sakınmak
- sağ kolu
- sağa... sola...
- sağa başvurdu
- sola başvurdu
- sağa sola bakmadan
- sağını solunu bilmemek
- sağı solu olmamak
- sağ yap! II1) здоро́вый2) живо́й, невреди́мыйsağ kalanlar — оста́вшиеся в живы́х
sağ kalmak — оста́ться в живы́х
sağ selâmet — жив-здоро́в, цел и невреди́м
-
4 sağ
1. I s1) Rechte f\sağa dönmek rechts abbiegen\sağı solu belli olmamak unberechenbar sein\sağında zu seiner Rechten\sağ çıkarmak seine Rechte einsetzen\sağ el/omuz die rechte Hand/Schulter\sağ şerit auto die rechte Spurbirinin \sağ kolu olmak ( fig) jds rechte Hand sein2. adj1) ( sağlam) gesund, heil2) ( katkısız) rein3) ( yaşamakta olan) lebend, lebendig, am Leben\sağ kalmak/olmak am Leben bleiben/seinbirini \sağ koymak jdn ungeschoren [o am Leben] lassen\sağ ol(un) ! danke!başın(ız) \sağ olsun! mein aufrichtiges Beileid!
См. также в других словарях:
dört dönmek — 1) telaşla çare aramak Cemil, Cemil! diye haykırarak yağmurun altında dört dönüyordum. R. N. Güntekin 2) bir iş yapmak için telaşla sağa sola koşmak Bizi memnun etmek için etrafımızda dört dönüyordu. Ç. Altan … Çağatay Osmanlı Sözlük
sağ — 1. sf. 1) Vücutta kalbin bulunduğu tarafın karşısında olan, sol karşıtı Sağ cebinde kocaman bir gazete tomarı görünüyordu. Ö. Seyfettin 2) is. Bu taraftaki yön Sağa dönmek. Sağdan yürümek. 3) Ekonomi ve siyasette gelenekçi (görüş) 4) is., sp.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çark etmek — 1) bir doğrultuda giden kimse, şey sağa veya sola doğru yön değiştirmek Küçük hizmetçi masanın öbür ucundan yarım sağa çark ederek elektrik düğmesine doğru döndü. S. F. Abasıyanık 2) geri dönmek 3) mec. savunduğu düşünceden vazgeçmek … Çağatay Osmanlı Sözlük